Türkiye’nin lider lastik üreticisi Petlas, hem üretimde hem de ihracat alanında başarılı bir yılı daha geride bırakıyor. 2026’da kuruluşunun 50’nci yılını kutlamaya hazırlanan Petlas’ın Genel Müdürü Hakan Yalnız, “Araç parkı büyüdükçe lastik yenileme sıklığı da artıyor; bu nedenle lastik sektörü genel ekonomik dalgalanmalara rağmen dayanıklı bir yapı sergiliyor. Dolayısıyla 2025’i sektör açısından; 2024’teki sektör rekoruna oranla talebin nispeten daha güçlü, üretim kapasitesinin 2024’e oranla bir miktar daha arttığı, ihracatın genişlediği ve yenileme pazarının lokomotif rolünü sürdürdüğü bir yıl olarak tanımlamak mümkün” dedi. 

Yenilikçi teknolojiler ve sürdürülebilir çözümlerle sektörün geleceğine yön veren Petlas, binek araçtan uçak lastiklerine, lojistik sektörüne özel ürünlerden tarım makinelerine kadar çok geniş ürün gamıyla öncü konumunu sürdürüyor. 2026’da kuruluşunun 50’nci yılını kutlamaya hazırlanan Petlas, güçlü Ar-Ge’si ve kusursuz üretim yeteneğiyle başarılı geçen bir yılı daha geride bıraktı. 

Yenileme pazarı lokomotif rolünü sürdürdü

2025’in hem küresel hem de ulusal ölçekte lastik sektörü için olumlu bir yıl olduğunu söyleyen Petlas Genel Müdürü Hakan Yalnız, “2024’te dünyada hem otomotiv üretiminde hem lastik tüketiminde ciddi rekorlar kırılmıştı, bu yüksek bazın ardından 2025’te de büyüme eğiliminin devam ettiğini görüyoruz. Küresel lastik pazarı 2024 yılını 2,5 milyar adetle kapatmıştı ve bunun yaklaşık 2,2 milyar adedini yenileme pazarı oluşturmuştu. 2025’te hem araç parkının genişlemeye devam etmesi hem de özellikle ticari taşımacılıkta kapasite kullanım oranlarının yüksek seyretmesi, yenileme pazarı tarafında talebi destekliyor. Bu, otomobil üreticileri ve bizim gibi bağlı sanayiler için istikrarlı bir büyüme zemini oluşturuyor” dedi.

Türkiye’de toplam binek ve ticari lastik satışlarının 2024 yılında 23 milyon adetle rekor kırdığını hatırlatan Hakan Yalnız, “2025 yılında da araç satışlarının, ikinci el trafiğinin ve filo yenilemelerinin etkisiyle pazar güçlü seyrini sürdürdü. Araç parkı büyüdükçe lastik yenileme sıklığı da artıyor; bu nedenle lastik sektörü genel ekonomik dalgalanmalara rağmen dayanıklı bir yapı sergiliyor. Dolayısıyla 2025’i sektör açısından gücünü koruyacağı bir yıl olarak tanımlamak mümkün” diye konuştu.

Yeni pazarlara giriş için stratejilerimiz hazır

Petlas olarak 2025 yılında hem iç pazar hem de ihracat tarafında ekonomide yürütülen dezenflasyonist politikalar nedeniyle temkinli ama durgunluğa karşı güçlü bir duruş sergilediklerini vurgulayan Hakan Yalnız, şöyle devam etti: “Geçtiğimiz yıl binek lastik grubunda yüzde 5,4 büyüme kaydetmiştik ve yaklaşık yüzde 25’lik pazar payıyla liderliğimizi pekiştirdik. Bu ivmeyi 2025 yılında da koruduk. Yenileme pazarında son 3 yıldır olduğu gibi en çok tercih edilen marka olmaya bu yıl da devam ettik. Bu, tüketicinin markamıza duyduğu güvenin ne kadar güçlü olduğunun önemli bir göstergesi. İhracat tarafında ise sektörün en çok ülkeye lastik ihraç eden üreticisi konumumuzu sürdürüyoruz.

Ciromuzun yüzde 44’ünü ihracattan elde ediyoruz. Almanya, Romanya, Hollanda, Mısır, Fas ve ABD en güçlü olduğumuz pazarlar arasında. Bunun yanı sıra 2025 yılı için Moğolistan, Myanmar, Gabon, Zambia ve Botswana gibi bugüne kadar hiç satış yapmadığımız yeni pazarlara giriş stratejileri oluşturduk. Önümüzdeki dönemde hem Güney Amerika hem de Kuzey Afrika’da pazar payımızı artırmayı hedefliyoruz.

Ar-Ge yatırımları ise Petlas’ın en güçlü kaslarından biri. Türkiye’nin ilk ve tek lastik test pistine sahip olmamız ürünlerimizi gerçek kullanım koşullarında geliştirmemizi sağlıyor. Ayrıca Lastik Deney Laboratuvarımızın uluslararası akredite merkez unvanı almasıyla, sivil ve askeri hava araçları için lastik test süreçlerini tamamen yerli imkânlarla gerçekleştirebilen dünyadaki 4 markadan biri, Türkiye’de ise tek marka olduk. Bu, hem savunma sanayine katkımızı hem de global lastik arenasındaki yetkinliğimizi ciddi şekilde artırmış durumda.” 

130’a yakın ülkeye ihracat yapıyoruz

“2026, Petlas için yalnızca bir yıl dönümü değil; Türkiye’nin sanayi hafızasında yer eden bir başarı hikayesinin 50’nci yılı olacak” diyen Hakan Yalnız, “1976’da, tamamen milli bir vizyonla kurulan Petlas’ı; bugün 300 farklı desen, 3 bin 500’den fazla ebat, 130’a yakın ülkeye ihracatla uçaktan traktöre, otobüsten iş makinelerine kadar çok geniş bir ürün gamımızla Avrupa’nın en büyük üreticilerinden biri yapmayı başardık. 50’nci yılımızda hedefimiz, bu başarıyı daha da ileri taşımak.

Önümüzdeki dönemde Ar-Ge yatırımlarını büyütmeyi, premium ve UHP segmentinde global rekabet gücümüzü artırmayı, ABD, Avrupa ve Güney Amerika’da daha güçlü bir pazar varlığı oluşturmayı, savunma sanayinde dünya markası haline gelmeyi ve sürdürülebilirlik yatırımlarımızı derinleştirmeyi istiyoruz. Kısacası, Petlas’ın ilk 50 yılı Türkiye için bir başarı hikayesiydi; gelecek 50 yılı ise globalde ses getirecek daha büyük bir atılım dönemi olacak” dedi.

Kış lastiği uygulamasının başlamasıyla birlikte pazarda her yıl olduğu gibi ciddi bir talep artışı yaşandığını belirten Hakan Yalnız, “Özellikle şehirler arası yolculuk yapan ticari araçlarda, ağır vasıtalarda ve SUV segmentinde belirgin bir hareketlilik söz konusu. Yine yapılan iletişim çalışmalarının sağladığı farkındalık ile zorunluluk olmasa bile binek araç kullanıcılarının da kış lastiklerini taktırmaya başladığı bir dönemdeyiz. Bu yıl olağandan farklı olarak zorunlu kış lastiği dönemi 1 ay uzatıldı.

Biz de Petlas olarak bu döneme oldukça güçlü bir hazırlıkla girdik. Ürün gamımız hem binek hem hafif ticari hem de ağır vasıta tarafında çok kapsamlı. Özellikle binek segmentte Snowmaster 2 ve Snowmaster 2 Sport ve TBR segmentindeki Coach lastiklerimiz, yeni nesil kış lastiklerimiz arasında öne çıkıyor. Bu ürünler, ıslak ve karlı zeminde fren performansı, yol tutuş, düşük gürültü seviyesi ve dayanıklılık açısından oldukça iddialı test sonuçlarına sahip. Türkiye genelinde yaygın bayi ağımız ve yüksek üretim kapasitemiz sayesinde talebe hızlı cevap verebiliyoruz” diye konuştu. 

Prestige Sport lastiklerimizi Runflat olarak üreteceğiz

Şirketin 2026 yılı çalışmaları hakkında bilgi veren Petlas Genel Müdürü Hakan Yalnız, “2026 yılında ilkbahar döneminde yeni High Performance (HP) sınıfı yaz lastiği desenimiz Prime Comfort ürününü tüketiciyle buluşturacağız. Bununla birlikte yeni nesil 4 mevsim lastik desenimiz Petlas SeasonPro'nun çalışmalarında oldukça ilerledik ve bunu da kısa sürede piyasaya sunmak istiyoruz. Önümüzdeki yılın projelerinde bir tanesi de kış lastiklerimiz olan Snowmaster 2 ve Snowmaster 2 Sport desenlerini piyasada talep gören yeni birçok ebatla ve özellikle 21 inç ebatla üretmeye başlayacağız.  Ayrıca geçtiğimiz yıl büyük bir lansmanla tüketiciyle buluşturduğumuz Ultra High Performance lastiğimiz Prestige Sport'u piyasadaki en çok talebe göre 30 ölçüsünde Runflat özellikli olarak üreteceğiz” diye konuştu.

Togg ile OEM çalışmalarının da neredeyse sona geldiğini vurgulayan Hakan Yalnız, şunları söyledi: “T10X modelinde iki ölçüde çalışmalarımızda sona gelindi ve yakın zamanda Togg modelinde Petlas lastiklerimizi görebileceğiz. Yine Togg'un binek modeli T10F için 1 ebatta çalışmalara başladık, bu çalışmaları da ikinci bir ebatla genişletecek ve kısa sürede üretimine başlayacağız. Türkiye'nin toprak ralli yarış lastiğini ürettiğimiz gibi pist ralli lastiği çalışmalarımızda da ileri bir aşamadayız. Kısa sürede bunun da yarış severlerin kullanımına sunacağız.

Motor sporları alanında farklı bir ihtiyacı karşılamak adına da asfalt ralliler için yağmur yarış lastiğinde çalışmalar yapıyoruz. Kamyon ve ağır ticari araç lastiklerinde bir çeker bir de ön aks lastiği için çalışmalar yapıyoruz ve bunun da kısa sürede piyasaya sürmek istiyoruz. Yüksek çekiş gücüne sahip traktörler için geliştirdiğimiz TA150 radyal zirai lastiğimiz de kısa sürede tüketiciyle buluşacak. Türkiye'nin gelişen savunma sanayiine yönelik özellikle havacılık alanında birçok yeni üründe çalışmalarımız sürüyor. Sivil havacılığa yönelik yeni bir radyal uçak lastiği üzerinde çalışıyoruz.  Son olarak marketler ve hijyenik alanlarda kullanılan beyaz renkte tam dolu tip solid forklift lastiklerini yakın zamanda üretmiş olacağız.”

Savunma sanayisine 22 farklı lastik üretiyoruz

Petlas’ın 1976 yılında Türkiye’nin savunma sanayinde dışa bağımlılığını azaltmak amacıyla kurulduğuna işaret eden Petlas Genel Müdürü Hakan Yalnız, şöyle devam etti: “Bugün bu misyon çok daha güçlü bir şekilde devam ediyor. Savunma sanayi alanında lastik üretimi, yüksek teknoloji, dayanıklılık, güvenilirlik ve uluslararası test normlarına uyum gerektiren çok özel bir mühendislik alanı. Kuruluşundan 50 yıl sonra Petlas, bugün Türkiye’nin tek yerli uçak lastiği üreticisi konumunda ve bu ülkemiz savunma sanayi açısından oldukça stratejik bir öneme sahip. Savunma sanayi alanında Türkiye’nin geliştirdiği 15 farklı platform için 22 lastiği, tamamen kendi mühendisliğimiz ve teknolojimizle geliştiriyor ve üretiyoruz.

Bu platformlardan ilk akla gelenleri saymak gerekirse, Milli Muharip Uçak KAAN, yine TAI’nin ürettiği Hürjet, Hürkuş, SİHA alanında Kızılelma, Bayraktar TB2, TB3, Akıncı, Anka ve yerli helikopterlerimiz Atak II ve Gökbey gibi Türkiye’nin gurur projeleri yer alıyor. Yalnızca hava araçlarında değil; askeri kara araçları, zırhlı personel taşıyıcılar için run-flat teknolojili lastikler, zorlu arazi koşullarına uygun off-road lastikleri gibi birçok kritik ürünü de geliştiriyoruz.”

Sürdürülebilirlik stratejik önceliğimiz

Sürdürülebilirliğin, Petlas’ın iş modelinin merkezinde olduğunu söyleyen Hakan Yalnız, “Sürdürülebilirlik bizim için stratejik bir öncelik. Lastik, doğası gereği kauçuk, karbon siyahı gibi doğal kaynak yoğun bileşenlerden oluştuğu için çevresel etkiyi minimize eden üretim süreçleri son derece kritik. Petlas olarak son yıllarda birçok önemli sürdürülebilirlik yatırımları yaptık. 2024 yılında karbon ayak izimizi yüzde 14 oranında azaltmayı başardık. 2030 hedefimiz ise emisyonlarımızı yüzde 58 seviyesinde azaltmak.

Bu hedeflerin en önemli sac ayaklarından biri yenilenebilir enerji yatırımları. Fabrikamız çatısında ve açık arazide kurulu 310 bin metrekarelik güneş enerjisi paneli ile dünyada tek çatı altında en geniş GES alanına sahip lastik fabrikasıyız. Bu yaklaşık 56 futbol sahası büyüklüğünde bir alan demek. Bu sistem sayesinde yılda 40.000 MWh elektrik üretiyoruz; bu da yaklaşık 13 bin 300 hanenin yıllık elektrik tüketimine eşdeğer. Fabrikamızın elektrik ihtiyacının yaklaşık yüzde 20’sini kendi yenilenebilir enerji kaynaklarımızla karşılıyoruz. Bunun yanında yeni tamamladığımız su geri kazanımını artıran yatırımlar, enerji verimliliği uygulamaları ve düşük yuvarlanma direncine sahip, yakıt tüketimini azaltan lastiklerde çevre dostu kimyasalların tercih edilmesi gibi pek çok alanda sistematik bir dönüşüm yürütüyoruz. Bu yaklaşım, sadece çevresel performansı iyileştirmiyor; aynı zamanda üretim maliyetlerinin optimizasyonuna da katkı sağlıyor” dedi.